Ufuk Çimen Yazdı: Kent Hafızası - I

Gündem yoğun, nereden başlasak kent hafızasına?

Geri planı pek tartışılmayan, bir kişinin yaşamını yitirdiği, iki kişinin yaralandığı bir patlama oldu ayın başında.

Diyarbakır Sebze ve Meyve Hali’nde karpitten kaynaklı yaşanan patlamada, 1 kişi yaşamını yitirirken, iki kişi de yaralandı. Patlamanın etkisiyle bitişik dükkanlarda da zarar oluştu.

Patlamada hayatını kaybeden işyeri sahibi Abdullah Önder’in gece işyerine gelerek ışığı açmak için düğmeye bastığı sırada patlama yaşanmış.

Sebze ve Meyve Komisyoncular Odası Başkanı Mehdi Taş, patlamanın gündüz olması halinde büyük bir facia yaşanacağını belirterek, “Onlarca kişi yaralanır ve hayatını kaybedebilirdi. hayatını kaybedebilirdi. Tek tesellimiz olayın gece olması” diyor.

Merak edilen soru, “O karpitle ne yapılıyordu?”

Karpit kimyasal (formülüyle CaC2) uygulamalarıyla muz, portakal, mandalina gibi meyvelerin sarartıldığı bilinen bir yöntem. Yer sebze ve meyve hali mevsimlerden de kış olunca başka ihtimal gelmiyor akıllara.

Diyarbakır’ın Hazro İlçe Müftüsü İsmail Kaya, Hamidiye Kız Kur’an Kursu Yatılı Hafızlık Külliyesi Sorumlusu H.Y.’ye mayıs ayında tecavüz ettiği suçlamasıyla tutuklanmıştı. Evli ve 6 çocuk babası olan Müftü Kaya hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı tarafından “hazırlanan iddianame ile Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın karar duruşmasında kararını açıklayan mahkeme heyeti, “cinsel saldırı” suçundan 17 yıl 6 ay, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 5 yıl 7 ay, “şantaj” suçundan 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası ve 187 gün para cezasına çarptırılmasına hükmettiği sanığın tutuklanmasına karar verdi. Müftü Cezaevinde şimdi. Müftüye, İslamiyet’e verdiği zarardan da ceza verilmesi gerekmez miydi sizce.

Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu tarafından her yıl olduğu gibi 24 Nisan 2018 tarihinde ‘Ermeni halkının dinmeyen büyük acısını paylaşıyoruz’ başlıklı bir açıklama yapıldı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü, açıklamanın içeriğinde suç unsuru olabilecek ifadeler bulunduğu gerekçesiyle durumu Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirdi. Başsavcılık, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nden soruşturma izni istedi. Soruşturma izni verilmesinin ardından önceki dönem Baro Başkanı Ahmet Özmen ve Yönetim Kurulu üyeleri Nuşin Uysal, Cihan Ülsen, Mahsum Batı, NeşatGirasun, Serhat Eren, Nahit Eren, Sertaç Buluttekin, İmran Gökdere, Velat Alan ve Ahmet Dağ hakkında ‘Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek’ suçundan dava açıldı. Baro yöneticileri, önümüzdeki günlerde Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nde Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesinden yargılanacak.

Bu da yorum(suz) olsun.

Edirne Cezaevi’nde tutulan Selahattin Demirtaş’ın avukatı ve kız kardeşi Ayşegül Demirtaş, ağabeyinin cezaevinde nefes almakta güçlük yaşadığı için kısa süreli bilinç kaybı yaşadığını, talep etmelerine rağmen 7 gün geçmesine rağmen hastane sevki gerçekleştirilmediğini açıkladı.

Bir gün sonra yani 2 Aralık’ta HDP’nin soysal medya hesabından yapılan açıklamada “Sayın Selahattin Demirtaş’ın sağlık durumu ile ilgili vekillerimiz Erol Katırcıoğlu ve Dr. Necdet İpekyüz bugün kendisini ziyaret etmiş ve bir görüşme gerçekleştirmiştir. Yetkililerle yapılan görüşmeler sonunda sayın Demirtaş hastaneye sevk edilmiştir” denildi.

Aynı hafta içinde Demirtaş’ın tutuklu bulduğu Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde görüşe giden ailesi, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi yakınlarında trafik kazası geçirdi. Demirtaş’ın babası Tahir, annesi Sadiye Demirtaş, kayınpederi Mehmet Akkaya, kayınbiraderi Hüseyin Akkaya ve eniştesi Fesih Türkmen bulunuyordu. Neyse ki sadece ufak yaralarla atlatıldı kaza.

Geçmiş olsun diyoruz Demirtaş ve yakınlarına.

Hafızada ara verdiğimiz belli. Bugünlük buraya kadar. Devam Edecek

Ufuk ÇİMEN - [email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ufuk Çimen Arşivi