Kazanmak için her yol mubah

Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 2 Ocak 2019 tarihinde kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürülen araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel’in ölümüne ilişkin açılan davanın dördüncü duruşması Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Davaya Akademisyen Ceren Damar'ın katil zanlısı Hasan İsmail Hikmet'in avukatı Vahit Bıçak’ın beyanları damgasını vurdu.

"Cumhurbaşkanımızın 15 Temmuz sonrası emriyle başlatılan birlik çağrısına rağmen Ceren Damar 15 Temmuz lehine tweet attı" dedi. Ceren'i suçlayan avukat Bıçak, "Beraberliklerinin bitmesinin ardından Ceren sanığı notları üzerinden tehdit etmiştir" ifadesini kullandı.

Bir avukatın, “15Temmuzun "sihirli bir degnek" oldugunu biliyorlar” ifadesi doğru bir ifade sanırım.

Sanık avukatının daha başka iddialarıda var onlara hiç girmeyelim.

Yetmedi, savunması sırasında etrafındakilere laf yetiştirme telaşına girdi. Kazanmak uğruna herşeyi mubah sayan bir anlayış, tam bir savunma rezaleti.

Peki, dava nasıl sonuçlandı?

Mahkeme Hasan İsmail Hikmet’e ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Hikmet’e indirim uygulanmadı. Oy birliğiyle alınan karara göre ruhsatsız silah taşımaktan Hikmet’e 1 yıl, öğrenci Ahmet Eren’i silahlı tehditten ise ayrıca 2 yıl hapis cezası verildi. Hikmet toplum güvenliğini tehlikeye atmak suçlamasından ise beraat etti.

Kararın ardından konuşan Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, “Kızımın kanını akıttıkları yetmiyormuş gibi namusuna dil uzattılar, iftirada bulundular. Mezarda kemiklerini sızlattılar. Avukatlık cübbesine sığınarak masum dürüst bir kamu görevlisinin namusuna dil uzattılar. Bunun hesabını da soracağız. Bu dava burada bitmeyecek. Adalet kesinlikle tecelli etmedi. Ağırlaştırılmış müebbetin yatarı 30 yıl. Af indirim reformuyla bu toplum katillerden, akıl hocalarından kurtulmaz. Ülkem adına üzülüyorum” diye konuştu.

En güzel cevabı Adalet Bakanı Abdulhamit Gül verdi sanırım:

“Bugün Ceren Damar davasında vicdanların feryadını işiten yargı; kazanmak için her yolu mübah gören anlayışa itibar etmeyerek, masum bir kadının hatırasını korumuş, insan onurunun kırılmasına da izin vermemiştir. Bu vesileyle, Ceren Damar’a bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Cenazesi başında sevgili eşinin dediği gibi ‘İyi bir hukukçu, iyi bir mühendis, iyi bir doktor değil; önce iyi bir insan olmaya çalışın…”

Adalet Bakanının “kazanmak için her yolu mübah gören anlayış” vurgusu sanırım savunma rezaletini işaret ediyor ve doğru bir tespit.

Adalet bu mu? Bu işte!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi