‘Oruç tutmayanların alenen yiyip içmesi büyük vebaldir’

‘Oruç tutmayanların alenen yiyip içmesi büyük vebaldir’
Ramazan ayında aleni bir şekilde yeme-içmenin büyük bir vebal olduğunu belirten Diyarbakır Ulu Camii İmam Hatibi Osman Yağmur, bu tür davranışların...
Ramazan ayında aleni bir şekilde yeme-içmenin büyük bir vebal olduğunu belirten Diyarbakır Ulu Camii İmam Hatibi Osman Yağmur, bu tür davranışların büyük günahlara yol açtığını söyledi

Diyarbakır Ulu Camii İmamı Osman Yağmur, eskiden Müslüman toplumda oruç tutmayanların tutanlara saygılı olduğunu belirterek, şimdi ise Müslüman toplumlarda oruçlu olmayan bir kimsenin oruçlu olanlara karşı saygısının kalmadığını söyledi. Bu ayda Müslümanların dikkat etmesi gereken hususların olduğunu hatırlatan Yağmur, "Mübarek Ramazan ayı içerisindeyiz. Cenab-ı Allah Kur'an-ı Kerim'de, 'oruç geçmiş milletlere farz kılındığı gibi aynı şekilde ümmeti Muhammed'e de farz kılınmıştır.' buyurmaktadır. Oruç dediğimiz zaman bir Müslümanın arınması ve yardımlaşması demektir. Dolaysıyla arınma ve yardımlaşma ayı olan bu ayda, Müslümanların dikkat etmesi gereken hususlar vardır. Allah'ın kesin ve kati bir emri olan bu Ramazan ayının elbette ki olmazsa olmazı yoktur. Cenab-ı Allah; hasta, yolcu, özürlü, engelli yani sağlığı sıkıntılı olanlara oruç tutmama noktasında ruhsat tanımıştır. Güç yetiremeyenler, yaşlı, pir-i fani, seferde, hasta olanlara Cenab-ı Allah farziyetin yanında bir de esneklik getiriyor” dedi.

‘Açıktan yemek yenmemeli’

Müslüman toplumunda oruç tutmayanların açıktan yemek yememesi gerektiğini ifade eden Yağmur, "Dolayısıyla 11 ayın sultanı olarak nitelendirdiğimiz bu ayı iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Fakir fukaraya yardım elimizi uzatmamız ve Kur'an'ı iyi algılamamız lazım. Sözde yüzde 99'u Müslüman olmasına rağmen çarşıda, pazarda oruç tutmayan insanları görüyoruz. Özellikle lokantaların ve yemek tüketilen yerlerin açık olduğunu görüyoruz. Açık olsun mu olmasın mı? O bizim karışacağımız bir mesele değil. Olabilir ki hasta var, gider yemeğini gizli yer ya da yolcu olan biri kimsenin göremeyeceği yere gider yemeğini yiyebilir. Bu aya hürmeten bir Müslüman evladı olarak çarşı-pazarlarda yemek yemenin, çarşı-pazarlarda adeta Cenab-ı Allah'a kafa tutmanın bir mantığı olamaz. Çünkü bir insan diğer ibadetler; namaz, hac, zekât ve orucun farziyetine inanmıyorsa kanaat getirmiyorsa zaten bunun dinle bir irtibatı kalmamış, Allah muhafaza dinden çıkmış demektir” diye konuştu.  Yağmur, "Kişi Müslüman ama tembelliğinden, almış olduğu yanlış eğitimden ya da farklı duygulardan dolayı oruç yiyorsa onu dinden çıkmış diye telakki edemeyiz ama büyük günaha girdiğini ve günahkâr olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla oruç hiçbir zaman çarşıda aleni bir şekilde bir Müslüman evladı tarafından yenmemelidir, saygı duyulmalıdır. Eskiden bu toplumda değişik kültürler yaşıyorlardı. Dinimize müntesip olmamalarına rağmen Müslümanlara saygı olsun diye dükkanlarını kapatarak eve gidip yemeklerini yiyip çaylarını içip geliyorlardı. Neden? Müslüman bir topluma saygıdan dolayı” şeklinde konuştu.

‘Ramazan ayında rahmet kapıları açılır’

"Ramazan ayında Müslüman bir topluma yakışacak olan Allah'ın emrettiği şekilde oruçlarını tutmaktır" diyen Yağmur, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Peygamber Efendimiz bir Hadis-i Şeriflerinde 'Ramazan ayında kasten bir gün yenilen oruç, Ramazan dışında bir sene oruç tutarsa dahi Ramazan ayının bir günkü orucun yerine geçemez.' buyurmaktadır. Ramazan ayının o kadar faziletli olduğuna vurgu yapılıyor. Çünkü Ramazan ayında azgın şeytanlar kilitlenir, zincirlere vurulur ve rahmet kapıları açılır. Çünkü Ramazan ayı evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu ise cehennemden azat olma ayıdır. Bir Müslümanın Ramazan ayında oruç tutmaması ne demektir? Eğer ‘Rabbim bir nevi ben Ramazan'ın rahmetine, senin merhametine, mağfiretine ihtiyacım yok ya da cehenneme girme diye bir korkum yoktur, cehenneme girersem de girerim’ mantığıyla hareket edilirse Allah muhafaza çok tehlikeli durumlar meydana gelir. Onun için, özetleyecek olursak Ramazan ayında Müslüman bir topluma yakışacak olan Allah'ın emrettiği şekilde oruçlarını tutmaktır ve oruç tutamayacak kişiler ya hastadır ya seferidir ya da yaşlıdır. Bunların dışında keyfi olarak oruç tutmama diye bir lüksü olamaz Müslümanın. Cenab-ı Allah Ramazan ayını hakkıyla ve layıkıyla idrak edenlerden eylesin. Gençlerimizi ve insanlarımızı Ramazan ayının faziletine inanarak istifade edebilenlerden eylesin." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.