İngiliz Seyyahların Gözüyle 19. Yüzyılda Kürtler kitabı tanıtıldı

İngiliz Seyyahların Gözüyle 19. Yüzyılda Kürtler kitabı tanıtıldı
Gülbahar ALTAŞ/YENİGÜN HABER –  Dr. İbrahim Tarduş’un “İngiliz Seyyahların Gözüyle 19. Yüzyılda Kürtler” adlı kitabının tanıtımı yapıldı. Avesta...

Gülbahar ALTAŞ/YENİGÜN HABER –  Dr. İbrahim Tarduş’un “İngiliz Seyyahların Gözüyle 19. Yüzyılda Kürtler” adlı kitabının tanıtımı yapıldı.

Avesta Yayınları tarafından basılan “İngiliz Seyyahların Gözüyle 19. Yüzyılda Kürtler” adlı Akademik alanda bir ilk olma özelliği taşıyor.

İngiliz seyyahlar tarafından yazılan ve içerisinde Kürtlere dair bilgilerin olduğu 52 seyahatname incelendi.

Elde edilen verilerle Kürtlerin XIX. yüzyılda idari, dini, ekonomik ve toplumsal yapısı sistemli bir şekilde değerlendirilen kitapta, yakın dönem Kürt tarihi, sosyolojisi ve antropolojisine dair veriler içeriyor.

İsmail Beşikçi Vakfı tarafından, Salih Gündoğan moderatörlüğünde gerçekleştirilen tanıtımda konuşan Dr. İbrahim Tarduş, araştırmacılar ve konunun ilgilileri için de faydalanılacak bir kaynak olmasına dikkat çekti.

Seyahatnamelerden elde edilen bilgilerle, farklı kaynaklarda üzerinde daha az durulan Kürtlerin bireysel ve toplumsal yapısını bütüncül şekilde analiz etmeye, gündelik yaşam pratiklerini ortaya koymaya çalışan ve Kürtlerin kim oldukları, nasıl göründükleri, nasıl giyindikleri, neden savaştıkları, nerelerde ve ne şekilde yaşadıkları, neler yiyip içtikleri, evlilikleri, düğünleri, yasları, gün içi eğlenceleri, ritüelleri, hangi inançlara sahip oldukları, nelere saygı duydukları, nelerden korktukları, nasıl geçindikleri, hangi ekonomik faaliyetlerle ilgilendikleri, nelerden hoşlandıkları, neden şikâyetçi oldukları ve başkaları tarafından nasıl algılandıkları gibi konuları inceleyen bu çalışmada ilk kez gün ışığına çıkan ilginç bilgiler ve tespitler bulunmaktadır.

Hindistan'a Dicle ve Fırat nehirleri üzerinden gitmenin daha yakın olacağı düşünüldüğünden bu iki nehre, mühendis, asker, jeolog ve mesleklerinden insanlar gönderdiklerini dile getiren Tartuş, “Peki seyahatnameler güvenilir mi?” sorusuna;

“Önceki bahsettiklerim bizden seyahatnamelerin en azından bizim açımızdan çok masum amaçlarla buralara gelmediklerini belirtmek lazım. Fakat şöyle düşünelim, onların yazdıkları bilgileri kim kullanacaktı? Hem halkı çok iyi okuyordu, yayıncıların işine geliyordu hem de dünyayı sömürmek isteyen yöneticiler okuyordu ve bunlardan elde ettikleri bilgilerle bir yön çiziyordular. Yani en azından kendilerine göre doğru bilgi aktardıklarını söyleyebiliriz. Tabii buradaki kendine göre kavramı önemli. Çünkü seyyah gördüğü yeni fenomenleri kendi backgrounduyla kendi önceki yaşantılarından önceki seyyahlardan faydalanarak aktaracaktır. Tabii bu çalışmada benim yapmaya çalıştığım şey, onların aktardığı bilgileri kategorileştirmek, başlık kullandırmak ve önce jüriye sonra okuyacağı sunmak oldu.”

“Seyahatnamelerde en çok merak edilenin Zazaların Kürt, Zazaca’nın Kürtçenin bir lehçesi olduğu konusunda büyük oranda hemfikir olduklarını” dile getiren, “Dr. Tartuş, “o dönemlerde daha tam Soranice’nin farklılaşmamış gibi Soraniceye de Kurmanci dendiğini, Goranice konuşulan bölgelerde de Kurmanci konuştukları söylendiği bir diğer anlamda Kurmanci Kürtçenin yerine kullanıldığını söyledi.

Kitapta ayrıca, “Seyyahlar, Kürt kadınlarını özgür, rahat, peçe takmayan ve erkeklerin yanında çekinmeden konuştuklarını ve bunun güvenden kaynaklandığı, diğer taraftan ev ve çocuklarının yükü onda ve o zamanki şartlarda perişan oldukları hatta gençliklerindeki o güzellikleri ilerleyen yaşlarda solduğuna yer veriyorlar” sözlerini kullandı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.