Bozan: Anadilde eğitim sağlanmalı

Bozan: Anadilde eğitim sağlanmalı
Gündeme ilişkin basın toplantısı yapan Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, başarısız bir eğitim sisteminin olduğunu savunarak, pandemi...

Gündeme ilişkin basın toplantısı yapan Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, başarısız bir eğitim sisteminin olduğunu savunarak, pandemi ve benzer acil durumlara karşı eğitim sisteminin alt yapısının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Herkese kaliteli eğitim ve fırsat eşitliği sağlanması gerektiğinin altını çizen Bozan, anadilde eğitim imkânının da sağlanması gerektiğini vurguladı

Şehriban Eleftoz

DİYARBAKIR YENİGÜN - Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Saadet Partisi Diyarbakır İl Binası’nda düzenlenen toplantıda Bozan'ın gündeminde eğitim sistemi, anadilde eğitim, kentteki işsizlik ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un Diyarbakır ziyareti vardı.  Eğitim sisteminin başarısız olduğunu savunan Bozan, “Eğitimde, fakir zengin, doğu batı, güney kuzey gözetilmeden, herkese kaliteli eğitim ve fırsat eşitliği sağlanmalıdır” diyerek, eğitim sistemi ile ilgili  iktidara önerilerde bulundu.

‘Başarısız bir eğitim sistemi mevcut’

Eğitim sisteminin felç olduğunun altını çizen Fesih Bozan, şunları söyledi:

“İktidarın 18 yıldır yaz boz tahtasına dönderdiği başarısız bir eğitim sistemi  mevcut iken bir de üstine Covit-19 da gelince tamamıyla felç olmuş bir eğitim sistemiyle karşı karşıyayız. 18 yıldır bu ülkeyi Akp iktidarı yönetiyor. 18 yılda  tam 7  Bakan değişti. Her gelene bir önceki sistemi eleştirip  yeni bir  sistem getirdi.  Ancak Bakan değişti sistem değişti ama “Eğitimdeki karmaşa ve başarısızlık”  hiç değişmedi.  Reform diye getirdikleri her sistem, bir öncekini aratır oldu. LGS, OKS, SBS, TEOG, YDS, YGS, LYS, DGS, TUS, DUS, LES, ALES, KPDS, KPSS gibi başlı başına bir bulmacaya soru cevap olacak kadar, sınav çeşidi oluşturdular. Yıllardır, öğretmen, öğrenci ve velileri nasıl bir plan ve metodla çalışacaklarını bilemez hale getirdiler. 18 yıldır, Eğitim Sistemini yaz boz haline getireceğinize, Eğitimde dünyanın en başarılı ülkeleri olan, Kanada, Japonya, Kore, İngiltere, Abd, Avustualya, Finlandiya Norveç ve Lüksenburg gibi ülkelerin eğitim sistemlerini araştırıp milli ve manevi değerlerimize uygun bir şekilde uyarlayamaz mıydınız? Bir ülkenin en büyük serveti gençliğidir. Eğer gençliğinizi doğru ve nitelikli yetiştirirseniz, bu gençlik size, barış olur, huzur olur başarı olur, kalkınma olur, uçak, olur, füze olur, fabrika olur, teknoloji olur, doktor olur kısacası her derdinize ilaç olur... Aksi durumda ise, size suç olur, kurşun olur, kalbinizde diken olur, dert olur, yük olur.”

‘Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalı’

Saadet Partisi olarak geleceğimiz gençlerimizin doğru bir eğitim alması ve nitelikli yetişmesi için iktidara şuönerilerde bulunduklarını belirtti:

“Evlatlarımızı sınava değil hayata ve geleceğe hazırlayacak kalitede bir müfredat ve eğitim metodu oluşturulmalıdır. Eğitimde, fakir zengin, doğu batı, güney kuzey gözetilmeden, herkese kaliteli eğitim ve  fırsat eşitliği sağlanmalıdır. Okulların teknik, teknolojik, fiziki imkânları ve sınıf mevcutları nitelikli öğretime uygun hale getirilmelidir. Başta yöneticiler olmak üzere, eğitimin her kademesinde, yapılan atamalarda, adamcılık yerine liyakat esas alınmalıdır. Özelikle Diyarbakır'da İl Milli Eğitim Müdürü sık sık değişmekte, eğitim kalitesini yükseltmek yerine, ehliyet ve liyakata bakılmaksızın, adamcılık  il ve ilçelerdeki milli eğitim müdürleri ve okul müdürlerinin değiştirilmesiyle uğraşılmaktadır. Bir ülkenin eğitiminin kalitesi öğretmenlerinin nitelikleri ile doğru orantılıdır. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli öğretmen yetiştirme konusunda ciddi adımlar atılmalıdır. Öğretmenlerin meslek onuruna yakışır şartlarda çalışabilmesi ve görevlerini aşk ve şevkle ifa etmeleri için öğretmen maaşları ve özlük hakları acilen yeniden düzenlenmelidir. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması ve söz verilen 3600 Ek Gösterge konuları ivedilikle gündeme alınarak çözülmelidir. Öğretmenler arasında ücretli, kadrolu ve sözleşmeli gibi tüm ayrımlar ortadan kaldırılmalı. Tüm öğretmenler kadrolu öğretmen olarak istihdam edilmelidir. Öğretmen performansı objektif kriterlerle, sürekli ölçülmelidir. Devlet okullarının kaybettiği itibar, isabetli reformlarla yeniden kazandırılmalı ve okullarda verilen destekleme/yetiştirme kurslarının niteliği artırılmalıdır.”

‘Eğitim sisteminin alt yapısı güçlendirilmeli’

Bozan, “Öğrenciler, hem okulla hem de etüt ve kurslara gitme mecburiyetinden, veliler de parasal yükten kurtarılmalıdır. İmam hatip liselerinin planlaması ihtiyaçlar dikkate alınarak yapılmalı. Sadece seçilmiş olanlarda değil, tüm imam hatip liselerinde eğitimin kalitesi ve niteliği yükseltilmelidir.  Çocuklar ilkokuldan itibaren ilgi ve yeteneklerine göre mesleki okullara yönlendirilmelidir. Meslek liseleri de, ilgili sektörlerin ara teknik eleman ihtiyaçlarını dikkate alarak planlanmalı ve meslek liselerindeki eğitimin niteliği hem mesleki hem de akademik anlamda artırılmalıdır. Pandemi ve benzer acil durumlara karşı eğitim sisteminin alt yapısı güçlendirilerek, uzaktan eğitim ve diğer eğitim modelleri üzerinde etkili, verimli ve güven veren planlamalar acilen yapılmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Uzakta eğitim programı olan EBA  yoğunluktan dolayı maalesef ilk günde çökmüş durumda. Eğitim sisteminin tüm yapı taşlarının, siyasi popülizmden uzak, gerçekçi ve uygulanabilir bir sistemin inşası önem arz etmektedir. Eğitim sistemi sınav stresinin cenderesinden kurtarılmalıdır. Öğrencilerin, test sorularının değil bilgi ve hakikatin peşinden koşmasını sağlayacak bir sınav sistemi getirilmelidir.  Eğitimdeki amaç; öğrencilerimizi uluslararası alanda akranlarıyla rekabet edebilecek birikim ve donanıma ulaştırmak. Ahlaki ve insani değerlerle donanmış  bireyler olarak yetiştirebilmek olmalıdır. Eğitim sistemimizin sorunları yüzeysel değil; köklü ve kroniktir. Dolayısıyla alınacak tedbirler de günü kurtarmaya yönelik pansuman tedbirler değil tüm paydaşların katılımıyla köklü, kalıcı ve cesur reformlar olmalıdır” diye kaydetti.

‘Anadilde eğitim sağlanmalı’

Anadilde eğitimin sağlanması gerektiğini kaydeden Bozan; "Kürt Halkının en doğal hakkı olan “Anadilde eğitim imkanı” da Kürt halkının çocuklarına veya her isteyene sağlanmalıdır. Yine Kürt halkının çocuklarına Kürt Tarihini, Kürt Dil Tarihini, Sanatını, Müziğini ve Kültürü öğretilmeli veya öğrenme seçeneği sunulmalıdır. Elbette bunun uygulama şeklini ilgililerce yapılacak iştişre, araştırma, kadro ve talep doğrultusunda planlanır. Bu adım, bölünmeyi değil, aksine birlikteliği, eşitlik ve kardeşlik duygusunu güçlendirecek ve ülkemizdeki barışın sağlanmasınada da katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

‘Vatandaşlarımız, hak kaybına uğratılmamalı’

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un Diyarbakır ziyaretine değinen Bozan, çalışmalar yapılırken vatandaşların hak kaybına uğratılmaması gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi:

“Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum Geçen hafta Diyarbakırda idi. Dağkapı Meydanın yeniden yapılanması, Tarihi Surların etrafının temizlenmesi ve yapılaşmaya müsade edilmeyeceği sözünün verilmesi, Bağlar'da kentsel dönüşüm sürecenin başlatılacağına dair açıklamalarda bulunda. Bunlar olumlu ve güzel haberler. Bundan dolayı tebrik ediyoruz. Ancak bu çalışmalar yapılırken vatandaşlarımızın, herhangi bir şekilde bir hak kaybına uğratılmamasını da hatırlatıyoruz.”

‘İstihdama imkan sağlayacak fabrikalar açılmalı’

Bozan, kentin sorunlarının başında gelen işsizlikle ilgili de şunları kaydetti:

“Diyarbakır'ımızın en önemli sorunu olan ve en az %50'sini gençlerin oluşturduğu işsizlik sorununun çözülmesi için de, üretim odaklı ve istihdama imkan sağlayacak fabrikaların da açılmasını hep söylüyoruz ve bekliyoruz.   Bunu 18 yıldır  iktidara hatırlattığımız halde, maalesef iktidar da ısrarla tüketime ve betona yatırım yapmaktadır. Bence Akp iktidarı ülkeyi yönetmeyi birakıp inşaat mütahitliğine başlasa, gayet başarılı olacaklarına inanıyorum. Çünkü bunlarda çok acayip bir beton aşkı ve sevgisi var. Gençlerimizin nitelikli yetişeceği, eğitim sonrası gelecekle ilgili bir endişelerinin olmayacağı, tüketim, israf ve savurganlık yerine, üretim, istihdam ve kalkınmanın olacağı, herkesin yarına güvenle umutla bakabileceği saadet'li günler dileğiyle saygılar sunuyorum.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.