Barış mitinginde ittifak vurgusu

Barış mitinginde ittifak vurgusu
HDP 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla İstasyon Meydanı’nda miting düzenledi. Mitingde konuşan Selçuk Mızraklı, grevde olduğu sürede 103 buçuk...

HDP 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla İstasyon Meydanı’nda miting düzenledi. Mitingde konuşan Selçuk Mızraklı, grevde olduğu sürede 103 buçuk milyon lira borcu ödediklerine vurgu yaparken, HDP Eşbaşkanı Temelli ise, “Şimdi demokrasi ittifakı zamanıdır, yan yana gelme zamanıdır” dedi.

DİYARBAKIR YENİGÜN - Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve sivil toplum örgütlerinin, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla “Onurlu barış için demokratik çözüm” şiarıyla İstasyon Meydanı’nda miting düzenledi. Miting alanına, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz, direnişteyiz”, “Kadın yaşamdır, yaşamı öldürme”, “Birlikte kazandık, birlikte savunacağız”, “Birlikte kazandık, birlikte savunacağız, kazanımlarımızın gasp edilmesine hayır”, “Faşizme ve savaşa karşı demokrasi ve barış istiyoruz” ve “Demokratik Cumhuriyetle Kürt sorununa demokratik çözüm” yazılı pankartlar asıldı.

Mitinge, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, CHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın, ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran, HDP’li vekiller, Kürt partilerin temsilcileri, TJA ve Barış Anneleri Meclisi üyeleri, kadın örgütleri ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.

Kadınlar yöresel kıyafetleriyle yürüdü

Özgür Kadın Hareketi (TJA) öncülüğünde Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP), HDP Kadın Meclisi ve Genç Kadın Meclisi, HDP’li belediye eşbaşkanları, Barış Anneleri Meclisi ve beyaz tülbentli anneler, “Onurlu barış için sende ayağa kalk” pankartıyla Ofis’ten başlayarak, “Jinjiyanazadî” ve “Eşbaşkanlık mor çizgimizdir” sloganlarıyla miting alanına yürüyüş düzenledi. Yöresel kıyafetler giyen ve beyaz flamalar takan kadınlar zılgıtlarla eşliğinde miting alanına giriş yaptı. Kadınlar, miting alanında alkışlarla karşılandı.

‘Savaşa Hayır’ şapkasına izin verilmedi

Ofis’ten miting alanına akın eden vatandaşlar da sloganlar eşliğinde HDP’li belediyelere atanan kayyumlara karşı attıkları sloganlarla miting alanına giriş yaptı. Alan girişinde kontroller yapan polis, “Savaşa hayır” yazılı şapkaların miting alanına girişine izin vermedi.

‘Kalıcı barış sağlanmalı’

Miting, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşuyla başladı. Tertip Komitesi adına konuşan Sait Demir, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutlayarak, “Umudumuz, bugünün barış, özgürlük ve huzura vesile olmasıdır. 40 yıldır savaş sürüyor. Bu savaşta insanlar yaşamını yitirdi, göçe maruz kaldı. Ama bu savaştan sonuç alınmadı. Artık kalıcı barışın sağlanması gerekiyor” dedi.

Taşkıran: Çöküşlerini İzliyoruz

HDP İl Eşbaşkanları Hülya Alökmen Uyanık ve Zeyyat Ceylan’ın halkı selamlaması ardından ESP Eş Gene Başkan Yarımcısı Beycan Taşkıran konuştu. Vatandaşları selamlayan Taşkıran, HDP’li belediyelere atanan kayyumlara tepki göstererek, “Kürt halkını çökertmekten bahsedenlerin, çöküşünü izliyoruz. Bu yüzden direnişinizi selamlıyoruz. 1 Eylül’de Kürt halkının özgürlüğü için şehit düşen bütün yoldaşları saygıyla selamlıyoruz. Figen Yüksekdağ’ı, Selahattin Demirtaş’ı, Sebahat Tuncel’i unutturmayacağız. Özgür, eşitlik, barış idealimizin günüdür. Kutlu olsun” diye konuştu.

‘Barışımız halklarla olacak’

7 Haziran sonrasında başlayan sürece işaret eden Taşkıran, “Diz çökmedik. Biz diz çökmeyenlerin evlatları olarak, Kürt kadınları olarak, Kürdistan’da ve Türkiye’de onurlu barış için mücadelemizin önemli girdaplarından birindeyiz. Kayyum saldırılarıyla irademiz gasp edildi. Faşizm, sizin iradeniz yok diyor. Biz yıllarıdır direnerek, irademizin varlığını ortaya koyduk. Bundan sonrada mücadele ederek, ortaya koyacak. Bizim barışımız, kayyumla, faşizmle değil, Türkiye halkları ve Ortadoğu halklarıyla olacaktır” ifadelerini kullandı.

‘Kayyumları tanımıyoruz’

Daha sonra konuşan Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu Sözcüsü Doğan Hatun, Diyarbakır halkının barışı haykırdığını ifade ederek, “Kürdistan’ın 29 ilinde bu ülkeye barış gelsin diye, barış deklarasyonu yayınladık. Savaş son bulsun, halklar kardeşçe yaşadın diye. Bize ısrarla faşizmi dayattılar. Bir kere daha bu alanda haykırıyoruz; biz barışta ısrarlıyız. Savaşa karşı dik duran bir halkız. Barış çağrımıza AKP faşizminden kayyum cevabı geldi. Kayyumları tanımıyoruz. Bizler demokrasi uğruna kanın son damlasına kadar mücadele eden, Tahir Elçi gibi barış için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

‘Kayyum değil barış masasına gelin’

Barış Anneleri Meclisi üyesi Nafiye Yiğit ise, yaşanan savaş ortamının son bulması gerektiğini belirterek, “Devlet ağzını kanla açıyor. Bu kabul edilemez. Kan dökülmesi yeter artık. Yıllardır barış elimizi uzatıyoruz. Ama AKP hükümeti, gözünü kapatmış, kulağını tıkamış. Bugüne kadar barış için bir adım atmadı. Biz hiç bir zaman kabul etmeyeceğiz. Ne olursa olsun, barışı haykırmaya devam edeceğiz. Yıllardır barış anneleri barış elini uzatıyor. Devlet elini uzatmıyor. Çünkü devlet kana doymuyor. Biz barış köprüsü olduk, gözyaşlarımız durmuyor. Polis, gerilla, asker demeden anne, annedir. Gözyaşının rengi yoktur. Gerillaya, askere gelen kurşun bize gelsin. Biz savaş istemiyoruz. Bedeli ne olursa olsun, kalıcı barış için, kanın durması için bir kez daha barış çağrısı yapıyoruz” şeklinde konuştu.

Kayyum atamalarını kabul etmeyeceklerini kaydeden Yiğit, “Devlet bu halka baksın, ne istiyor? Bu halk barış istiyor. Bu kirli oyunlara son versinler. Kayyum değil, barış masasına gelin. Artık kanla konuşmayın. Anneler kayyumları kabul etmeyecek. Kayyumlara karşı direneceğiz. İrademiz ayaklar altına alınmak isteniyor. Bunu kabul etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmasına başlayan ve uzun süre “Amed seninle gurur duyuyor” sloganları eşliğinde alkışlanan görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Beledye Başkanı Selçuk Mızraklı, “Bir tek sizin karşınızda eğiliriz, onun dışında hiç bir yerde ne eğiliriz, ne diz çökeriz. Yüreklerimiz öfke dolu. Yüreklerimizde umut gani gani ama şunu biliyoruz; kazanacağız, mutlaka kazanacağız” dedi. HDP’nin halkların partisi olduğunu dile getiren Mızraklı, “Mücadeleye gidiyorsanız, sırtınızı ya dağlara ya sağlam bir dosta verin. HDP bu halktan gücünü alıyor. Bizler savaşa dair çok şey yaşadık. Bizler savaşın her türlüsünü gördük, en çirkin biçimlerini coğrafyamızda yaşadık. Köylerimiz yakıldı, insanlarımız katledildi, savaş yıkım getirdi, ölüm getirdi. Savaşın ne kadar büyük acılar getirdiğini yüreğimizde yaşadık. Hala yaşamaya devam ediyor. Bütün bunlardan ders çıkartan bu halk, bize barışın ne kadar büyük bir değer olduğunu öğretti” diye konuştu.

‘Bu halk direniyor’

1996 yılında barış davasından, 2009 yılında da 1 Eylül Dünya Barış Günü Tertip Komitesi’nde yer aldığı için yargılandığını anımsatan Mızraklı, yargılamalara rağmen barış ısrarını sürdüreceğini söyledi. Bir hekim olduğunu hatırlatan Mızraklı, “O vakit geldiğinde insanın nasıl direndiğini iyi bilirim. Bu halk da o savaş ve ölüm tehditlerine karşı bütün hücreleriyle gençleriyle, kadınlarıyla, yaşlısıyla direniyor. Yaşatacağız. Ölümün daha beteri nedir; yaşarken ölmek, haysiyetinizi, onurunuzu kaybettiğiniz zaman gerçekleşir. Bu halk ölümsüzleşmiştir. Haysiyetine, onuruna sahip çıkarak ölümsüzleşmiştir. 19 Ağustos’ta sonuçları hazmedemeyenlerin ne yaptığını biliyoruz. Onların yaptıklarına yuh yetmez. Bu dünyada da öbür dünyada da hesap verecektir. 1 Nisan sabahı hiç gecikmemişler, yazmışlar. Adama sorarlar; siz neyin üzerine bu yazıları düzenlediniz. Hukuk mu? Yoksa bu halk size öyle bir sert vurdu ki sersemlediniz de mi yazdınız?” diye sordu.

‘Anayasa ihlali’

Kayyum atamalarının anayasa ihlali olduğunun altını çizen Mızraklı, “Seçmen iradesi hiçe sayıldı. Mızrak çuvala sığmadı, Mızraklı onları boşa çıkardı. Yetmedi, televizyon kanallarında ‘Dağa para gönderiyorlar’ diyor. Yalan söyleyenin, iftira atanın Allah bin kere belasını versin. Bizler bu halkın bir kuruşunu, Allah şahittir, bir kuruşunu heba etmedim. Ama bizden önceki kayyumların neler heba ettiğini bir dakikalık görüntü ile ipliğini pazara çıkardık. Çıkmışlar, talimat aldılar diyorlar. Biz talimat alırız; halktan alırız. Buradaki gençlerden, kadınlardan, çocuklardan talimatımızı alırız. Bizler sözümüzü tuttuk. Biz kent konseylerini kurduk, kadınlarla, gençlerle bu işin istişaresini yaptık. Sokakta gezdik, etrafımızda onlar gibi binlerce koruma olmadan. Bizim sığındığımız tek yer sizin yüreğinizdir” ifadelerini kullandı.

‘103 milyon borç ödedik’

“Dağa para gönderiyorlar” iddialarına ilişkin konuşmasını sürdüren Mızraklı, “Biz borç parasını gönderdik. Kayyumların biriktirdiği 103 buçuk milyon lira borcu gönderdik. İftiraya bak; hesaplarımı var Kandil’e para gönderelim. Biz ne yaptık. Çocuklarla buluştuk. 6 bin çocuğun yaralanabileceği etkinlikler, kurslar düzenlemişiz. Koşuyolu’nda buluştuk, Vedat Aydın parkında buluştuk. Saklamadık, tiyatro etkinlikleri düzenledik. Yaptığımızın hesabını halkın önünde vermeye hazırız. iki tane ihale yaptık, kameralardan izlendi. Yıllar sonra kameralardan ihale oldu. Bütün gerçeklere karşı yine yalana sığındılar. Haklarını yemeyelim, birçok şeyi beceremediler ama yalan imparatorluğunu kurmayı iyi becerdiler” şeklinde konuştu.

Demokrasi ve özgürlük mücadelesini sürdüreceğini kaydeden Mızraklı, “Kayyumları göndereceğiz, yeni sabaha uyanacağız. Barış analarının tülbentlerinin beyazında barışı sana emanet edeceğiz; Amed. Onurlu bir barış için söz veriyoruz; başaracağız, başaracağız” diye noktaladı.

Temelli: Korkak kayyım

Miting de son konuşmayı yapan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de konuşmasında “Bu kent, bu sokaklar bizim, asla vazgeçmeyeceğiz” dedi. Temelli şöyle konuştu: “Asla geri adım atmayacağız. Onurlu barış mücadelesini dünden bu güne taşıyan sizlere selam olsun. Ortadoğu’ya bu coğrafyaya barış gelene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Barış mücadelesini dün olduğu gibi bu gün de yükselmeye devam edeceğiz. Tarih barışı çağırıyor. Ya bu sese kulak vereceksiniz ya da tarihin çöplüğünde yerini alacaksınız. Tarih bunları layık olduğu yeri yazacak, tarih barış mücadelesi verenleri de yazacak. Barış isteyen barış mücadelesi veren Kürt halkını yazacak. Savaş diyenlere savaşı diretenlere inat barış diyeceğiz. Bunların elinden iki şey kalmış biri savaş biri kayyum. Ortadoğu halkına savaşı dayatıyorlar. Bir gün katara koşuyorlar bir gün Rusya’ya fuara koşuyorlar. Emperyalist güçlerin arasında oyuncak olmuşlar. Akıllarına hiç Kürtlerle barışmak gelmiyor. Kayyım zulümdür, kayyım yolsuzluktur işsizliktir. Bunlar halı hırsızı. Bunları dün olduğu bugün de süpürüp atacağız.

Bu kayyımcı zihniyet ekonomiyi de yönetemiyor. Merkez bankasına kayyım atıyor. Kendi partisine bile kayyım atıyor. Şimdi demokrasi ittifakı zamanıdır, yan yana gelme zamanıdır. Van, Mardin, Diyarbakır’a gelin. Gelmiyorsanız olduğunuz yerde ses verin. Demokrasi ittifakını mahalle mahalle örelim. Bu iktidardan kurtulmanın yolu demokrasi ittifakıdır.”

Konuşmaların ardından miting, sanatçı Meme Ararat verdiği konserle son buldu. (Haber Merkezi)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.