A. Vahap Kaya yazdı: Kaybolan Değerler - I

Değerler toplumlar ve insanlık binyıllar emek sarf ederek elde ettikleri; yazılı olmayan ama kuşaktan kuşağa miras yoluyla

devredilen kurallar ölçüsüdür.

Sizin başınızın sıkıştığı anı biliyormuşçasına size sıkıntıdan çıkış yolu gösteren sinerjinin beslendiği bir okul, okula gitmek için karar vermek yeter

Size lazım olan başvuru kaynağı ve ilerlemenin kendini dayandırdığı çalışanı bol ama gözle görülmeyen elle tutulmayan bir üretkenlik merkezi, herkese ve her kesime hitap eden bir üretkenlik merkezi

Her zaman mütevazi haliyle göreve hazır başvuru kaynağı, bir ana kadar yakın ve sıcak, bir baba kadar atak ve sonuç alıcı yardımsever

Birbirine dayalı kuleler oluşturulmuş gökyüzüne kadar, bazen gölgesinden, bazen gücünden faydalanılan toplum ihtiyacı olan bir tapınak

Sinerji gücü, umudun beslendiği sığınak, hedefin seni yaşattığı büyüklerin elleri bu işte temsilci ve büyükler aracılığıyla yapılan öğretmenlik

Öyle bir öğretmenlik ki sindire sindire ve hiç yorulmadan yapılan tekrarlarla davranış değişikliği

Ve o büyükler ki toplumda bilge, anlaşmazlıkta hukuk insanı, adaleti bireysel kaygı taşımadan dağıtır, en önde çalışan, yaparken çırak yetiştiren ustalar, bir süre sonra çıraklara artık sende usta oldun çalışmaya başla dedirten yaşam yeri

Hizmete karşılık nasıl bir cevap olmalı ki her taraf mutlu olsun, maddi karşılık tam tarif midir?Hayır bu iş için bulunmuş egzotik etki ve cevap “özel günlerde ziyaret ve teşekkür saygısı”

Bayramda gidip büyüklerin ellerini öpmek büyüklere verilmiş bir paye değildir, aksine küçüklerin büyükleri bilmesi için yapılan bir görevdir.

Büyüklerin elleri öpülürken; büyüklere denir ki siz bu güne kadar harcadığınız emek için teşekkürler, bizi sağlıklı büyüttüğünüz için teşekkürler.

Siz olmasaydınız biz deneme yanılma yoluyla yeni başlardık tarih döngüsüne ve buda çok geç kalınmalarla geriliğin ta kendisi olurdu

Ben sallantıdan savrulacağım zaman! sen olmasaydın ben nereden nereye savrulacağımı ve kaç parçaya bölüneceğimi bile kestiremezdim

İşte ahde vefa kabul edilen değer ölçüsü de tam böyle bir mantaliteden çıkma ve vazgeçilmez bir ölçü olarak kabul edilir

Ben kendimi tanırken senin kuralların ayakta tuttu beni, söylediklerinle beslendim, bebekliğimde beni koruyan kolların hala gövdemde sarmal halde

Sizin zaman harcayarak öğrendiğiniz birçok şeyi şap diye elimize verişinizin bedelini tariflemek, ne dilde bulunur takat nede beyinde bulunur yeteri kadar kelime

Şu kişi iyi bir insandı; yaptığın bir iyiliği asla unutmaz ve yüreğinizde sizin iyiliğinizin cevabını çevresine iyilik olarak mutlaka yansıtıyor dediğinizde mutlaka çıkardı ve yanılmazdınız.

Bir iyilik yapıldığında mutlaka karşıdan bir iyilik yapılacak diye yapılmıyordu ve bunun insanlık âleminde yarattığı karşılıksız iyilik yap rahatlığı; insanların mazlumlardan yana tavır koymasını getirmiş.

İyilik gören mazlum sizce ne yapar, nasıl davranır, terki dünya eyleyeceği zaman bulduğu güçlü sahiplenişe nasıl cevap verirdi? (Devam Edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Vahap Kaya Arşivi