A. Vahap Kaya yazdı: Duygusallığım (1)

Bu gün benim duygusallığım üzerimde ve kendimi hangi diyardan mektuplarla içselleştireceğime karar verdiğim anda; içime sunulacağımdan emin olabilir ve afiyetinize sunulacağım.

Bir mahir ellerin hünerinde işlenmişim ki siz hizmete sunulan duyguların yoğunluğunda organizmaya nasıl afiyetle yayıldığımı görmezsiniz bile.

Her kesin ve her şeyin açlık veya yakınlık ihtiyacını gördüğü gereklilikte kendimi karşılıksız hizmete sunuyorum.

Ama bugün dokunmanızı istemem benim mısralarımı nehir niyetine gözlerimden akıtmama ramak bir yerdeyim ve hıçkırıklara boğulmadan size akıp gelsem kızmayın, hıçkırıklar dalga niyetine nehirlerdeki homurtudan kuşların ürkmesini istemem.

İhtiyaçların tümünü karşılamaya evet ama doğal dengeyi bozacak en ufak bir gelişmeye hayır diyeceğim, alabildiğince özveride sınır tanımam ama dirençte de iflah olmaz bir yerdeyim bilesin.

Nice yolculuklardan bütün kelimelerin yorgunluğuna bakmadan onları çifte sürer gibi yeni görevleri olan sakinliğe, kardeşliğe ve barışla gönderiyorum.

Herkes amele ve amele olan herkeste usta olmuş artık ve hizmete koşulan kısrak kadar gücüne güvenir ve ortaya döker.

Ben bu gün kendi resmimi çizmek isterim ellerimde içilecek bir bardak suyu bir çocukla paylaşma sahnesinde çocuğa umut olmuş halime mutlu bir yüz çizmek isterim.

Çocuktan bana geri dönüş yapılan duyguların dile getirilişi ve No duyguların tuvale yansımasındaki maharetlere verilen değere den düşen bir yerdesin.

Dünyanın neresinden olursa olsun savaşlardan kaçan çocukların sığındıkları bir dünyada güven yerleri sinem olan bir örtü olmak isterim gelen bütün bombaları, kurşunları sindiren ve çocukları tehlikeden koruyan bir orman misali korunak

Yüreğim seni örtüyse sen güvendesin, yerin sıcak ve mevsimlerden doğa şartlarında etkilenmezsin.

Bu gün son damla kanımı atomları parçalayarak her parçasında mutlu bir dünya yaratıp çocukları sana gönderiyorum diyen anneme ben yüreğim sen ve senin gönderdiklerine fedadır deyip anneme son gülüşümü gönderiyorum.

Gülüş güneşin gülüşü devreye koyar, kıskanan ay galaksiyi toplar ve sen güldüğünde bütün yıldızlar güler.

Sana unutulmuş duyguları hissedebilecek kadar alevlendirip mağma tabakasını yüreğime gömüp dünyayı lav yağmuru denilen dertten kurtarıyorum, gerisini hissetmek sana kalsın diyorum ve kalacağı sıcaklık yüreğim sığınmak istersen kapım her zaman açık. (Devam edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Vahap Kaya Arşivi